Anlatacagim hikaye, sehirli ve calisan grubun yasadiklari. Ben de onlardan birisiyim ya, o yüzden iceriden bolca itiraf tasiyor. Zira ne yaziyorsam cokca kendimden, yakin cevremden gördüklerim. Hikaye gercek. Uydurmadim, en fazla biraz abartmisimdir. Ne yaptigimizi, dünyayi nasil gördügümüzü ve neden böyle davrandigimizi anlatmaya calistim.
Bu kitap, kötü cocuklar olmadigimizi ispat etme ve bize verilen gazlari kolayca yuttugumuzun hesabini verme cabasi aslinda. Kendime ve sinif arkadaslarima bolca igne batirdim. Hatta cuvaldiz ve sis bile kullandim kimi zaman. Ama itirafci olan beni dahi sisleyemeyecek kadar iyi insanlariz, biz beyaz yakalilar. Her sabah saat 6.45te calan alarm sesinin, sabah tirasinin, makyajinin, kravat ve topuklu ayakkabi icinde büzüsen bedenlerin, bilgisayar basinda uyusan beyinlerin öyküsü bu kitap. Baska da bir sey degil.