Nasreddin Hoca Türk toplumunun güleryüzüdür, güldüren bilgesidir. Biz onunla büyür, onunla olgunlasiriz. Dede ile torun Hocanin ayni nüktesine birlikte gülebilir. Hoca, dünden bugüne gelen mirasimiz, bugünden yarina kalacakarmaganimizdir. Ancak bütün bunlar, gercek kimligini belirleyebildigimiz bir Nasreddin Hoca üzerine kurulabilen fikralarla gerceklesir. Oysa günümüzde Hocamiza baglanilarak anlatilan fikralarin bir bölümü ondan önce de var olan fikralardir. Onun icin öncelikle hangi fikralarin Nasreddin Hocaya ait oldugu belirlenmelidir. Siz, alt tip-üst tip söz cambazligiyla dünyanin en sevimsiz fikralarini Hocaya baglayip mizragi cuvala sokmaya calisirken onu incittiginizin farkina varabiliyor musunuz acaba Ya Timurlenk ile Hocayi karsi karsiya getiren fikralara ne diyecegiz Hocanin tasimasi gereken özelliklerle alay edercesine ona baglanan fikralar ise ortalarda dolasip durmaktadir. Isin aci yönü, bu yamama fikralar daha cok bilinmekte ve anlatilmaktadir. Bu fikralar araciligiyla Hocamizi gercek kimligiyle tanitamayiz. Hocanin fikra dagarcigi her fikrayi kabul edecek büyüklükte degildir; Oraya ancak gercekten ona uygun olan fikralari koymaliyiz. Yoksa birden fazla dagarciga gerek duyulacagina inaniyoruz. Kitabimizi, bir ev halkinin bütün kusaklarinin okuyabilecegi bir ortama oturtmayi amacladik. Inaniyoruz ki Hocamizin ruhu kitabimizla huzura kavusacaktir.