Batan günesin son kizilliklari da yavas yavas kayboluyordu. Vadiden daglara dogru lacivert bir karanlik adim adim yürüyordu. Gökyüzünde cok az bulut vardi. Ayin hilali belli belirsiz gözüküyordu. Bir gece kusu belli araliklarla ötüyor, kuru otlarin, dallarin hisirtisi arasinda bir ayak sesi yaklasiyordu... Yazar, Devrimin Zencileri adli bu eserinde, 1970li yillarin sonlarinda Irandaki Pehlevi diktatörlügüne ve siyasal Islamci mollalarin Islam Devrimine karsi silahli mücadele veren Fedain gruplarinin direnisini konu edinmektedir... Fedainlerin varligindan rahatsiz olan Pehlevi rejim gücleri, Hazar Türkmen köylerinden Siyahkali yakip yikmislardir. Her seyini kaybeden Köylüler, ölülerini arkalarinda birakarak bilinmez diyarlara dagilmislardir. Yerlerinden, yurtlarindan koparilan bu insanlarin yolu Sermiyan Ciftliginde kesisir. Ciftlik artik yeni yuvalaridir. Paylasmayi ve kendileri icin üretmeyi ögrenirler bu komün ciftliginde. Ciftlikteki bu yeni düs, Pehlevi diktatörlügünü ve daha sonra da siyasal Islamci mollayi fena rahatsiz etmektedir... Yazarin ifadesiyle, Son sayfayi yazdigimda hem heyecan doluydum hem de öfke. Insanliga musallat kara, kanli bir diktatörlügün, nasil baska bir diktatörlüge dönüsebildigini gözler önüne sermeye calistim. Diktatörlügün sadece muhaliflere degil, yeri geldiginde siradan insanlara nasil kiydiginin fotografidir DEVRIMIN ZENCILERI. Yarim kalmis bir düsün, calinmis hayatlarin, romani...dir.
