Ister uyanik ister uykuda olalim, bizi ikna edecek tek sey yalnizca aklimizin apacikligidir.

René Descartes, bir düsünce gezgini olarak, hazir buldugu hicbir fikirle yetinmeyip, düsüncenin emin beldesine dogru adim atmaya cesaret edebilen büyük bir deha, Bati felsefesini etkileyen en büyük filozoflardan biridir. O, ortacag düsünce dünyasinin hakimiyetinin azalip, modern düsüncenin gelismeye basladigi bir dönemin safaginda durur.
Düsünüyorum öyleyse varim önermesi her seyden önce insanin kendi varligini kendinde temellendirebilecegi bir dünyayi cagirir. Tüm düsünce iceriklerimizin, bilgilerimizin, inanclarimizin hakiki kilinmasi, yasadigi dönemde Descartesin cabasi oldugu kadar bugün modern bir yasanti icerisinde olma ideali tasiyan her insanin da cabasi olmalidir. Bu kitap böyle bir caba icerisinde olan bir düsüncenin, es deyisle Descartesin düsüncesinin ve eger gönüllüysek bizim de atilacagimiz bu cabanin serüvenidir.