Insanlik tarihinde toplumsal devrimler ender görülen olaylardir. Belki de bu yüzden olsa gerek, tarihin yaklasik son üc yüzyillik dönemine insan dünyasinin cehresini degistirmis Fransiz, Rus ve Cin Devrimleri gibi üc genis capli devrimin sigdirilabilmis olmasi bugün tarihcilerin ve sosyal bilimcilerin hala kafasini karistiriyor. Hatta kimi uzmanlara kalirsa modern cagin kisa tarihini toplumsal devrimlerin gecit alayi olarak okumak da mümkün. Basarili olmus bu büyük devrimlerin yani sira onlarin gölgesinde kalmis sayisiz devrimci hareket de uluslararasi siyaset ve sosyolojiye uzun yillar üzerinde calisabilecegi malzemeler vermeye devam ediyor.

Theda Skocpolün kisa süre icinde devrimler tarihi, tarihsel sosyoloji ve siyaset bilimi alanlarinin klasiklerinden biri haline gelmis bu abidevi eseri, toplumsal devrimlerin anlasilmasinda temel kaynaklardan biri olarak önemini ve güncelligini hala koruyor. Büyük capli toplumsal degisimlerin dinamiklerini kendi dönemlerinin yapisal kosullariyla iliskilendiren Skocpol, modern devletler ile devrimler arasindaki siki baglantiyi ve bunlarin uluslararasi modern devletler sistemiyle ilgisini üc büyük devrim ve onlarin gölgesinde kalmis Ingiltere, Japonya ve Prusya devrimleri gibi örnekler üzerinden cözümlüyor. Ayaklanmalarin, isyanlarin, catismalarin ve uluslararasi gerginliklerin ortasinda, siniflar, zümreler ve tabakalarin degisen cikarlarinin ve ittifaklarinin modern cagin örgütlenme bicimleriyle nasil dogrudan ilgili oldugunu ortaya koyuyor. Kücük kivilcimlarin büyük halk hareketlerini ve onlarin öngörülemez sonuclarini nasil dogurdugunu etkileyici bir berraklikla sergiliyor.